fadl

1. İhsân.
Allahü teâlâ, kullarına iyi olanı, faydalı olanı vermeğe, kimisine sevâb, kimisine azâb yapmağa mecbûr değildir. Âsîlerin, günâh işleyenlerin hepsini Cennet’e koysa, fadlına yakışır. İtâat, ibâdet edenlerin hepsini Cehennem’e atsa, adâletine uygun olur. Fakat müslümanları ve ibâdet edenleri Cennet’e sokacağını, bunlara sonsuz nîmetler, iyilikler vereceğini; kâfirlere ise, Cehennem’de sonsuz azâb edeceğini dilemiş ve bildirmiştir. O, sözünden dönmez. (Kemahlı Feyzullah Efendi)
Eğer ezelde beni kulluğa
Kabûl ettinse fadl senin, nîmet bana.
(Sinân Paşa)
2. Üstünlük, fazîlet. (Bkz. Fazîlet)
« Lügât'a Git