öfke

Kızma, sinirlenme, hiddet. (Bkz. Gadab)
… Cennet, Allahü teâlâdan korkanlar için hazırlandı. Bunlar az bulunsa da, mallarını Allah yolunda verirler. Öfkelerini belli etmezler. Herkesi affederler. Allahü teâlâ ihsân edenleri sever. (Âl-i İmrân sûresi: 133)
Kızdığı zaman öfkesini yenerek yumuşak davranan kimseyi Allahü teâlâ sever. (Hadîs-i şerîf-İsfehânî)
Hiç kızmamak değil, öfkesini yenmek fazîlettir. (Hadîs-i şerîf-Berîka)
Öfkesini yenen, kendisine yapılan kötülüğü affeden kimseyi Allah korur ve düşmanını ona boyun eğdirir. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)
Dostunu günâhlarından dolayı mâzur gör. Kusurlarını ört. Sefîhlerin verdikleri sıkıntıyı, zamânın cefâlı işlerini sabır ve metânetle karşıla. Zâlimlere karşı mukâbelede bulunma. Onları Allahü teâlâya havâle et. Bil ki, halîmlik, yâni yumuşaklık öfkeli olmaktan hayırlıdır. (İmâm-ı Mâverdî)
« Lügât'a Git