Reliable 5V0-31.23 Test Notes 🐒 5V0-31.23 Interactive Course 🏦 5V0-31.23 Interactive Course 🙊 Go to website 《 www.pdfvce.com 》 open and search for 《 5V0-31.23 》 to download for free 🐟Reliable 5V0-31.23 Test Price - search results

If you're not happy with the results, please do another search

...için, bu zemâna, (Kıyâmet günü) denir. [Bitkiler havadan karbon dioksid gazını ve toprakdan su ile tuzları, ya’nî toprak maddelerini alıp, bunları birleşdiriyorlar. Böylece, organik cismleri ve a’zâmızın yapı taşlarını meydâna getiriyorlar. Senelerle uzun süren bir kimyâ reaksiyonunun,(katalizör) kullanarak, sâniyeden az bir zemânda hemen oluverdiği, bugün bilinmekdedir. İşte bunun gibi, Allahü teâlâ, mezârda, su, karbon dioksid ve toprak maddelerini birleşdirerek organik maddeleri ve canlı uzvları bir anda yaratacakdır. Böyle dirileceğimizi, Muhbir-i sâdık haber veriyor. Fen ilmleri de, bunun dünyâda zâten yapılmakda olduğunu gösteriyor]. Bütün canlılar, (Mahşer) yerinde toplanacak. Her insanın amel defterleri uçarak sâhibine gelecekdir. Bunları, yerleri, gökleri, zerreleri, yıldızları yaratan, sonsuz kudret sâhibi olan Allahü teâlâ yapacakdır. Bunların olacağını, Allahü teâlânın...

Diyânet işleri başkanlığının yayınladığı Mısrlı Reşîd Rızânın[1] 1394 [m. 1974] târîh ve 157 sayılı (İslâmda Birlik ve Fıkh Mezhebleri) kitâbı da, okuyanları büsbütün şaşırtdı. Bu kitâbın birçok yerinde, meselâ altıncı konuşmasında diyor ki: (Müctehid imâmlarını Peygamberler “salevâtullahi teâlâ aleyhim ecma’în” kadar yükseltdiler. Hattâ, Peygamberin “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hadîsine uymıyan bir müctehidin sözünü tercîh edip, hadîsi bırakdılar. Bu hadîsin nesh edilmiş olması veyâ imâmımızın nezdinde başka bir hadîsin bulunması muhtemeldir dediler. Bu taklîdciler, hükmde hatâ etmesi veyâ bilmemesi câiz olan kimselerin sözü ile amel edip de, hatâdan berî olan Peygamberin hadîsini terk etmekle, müctehidleri taklîdden de ayrılmış oluyorlar. Kur’ândan bile ayrılmış oluyorlar. Müctehid imâmdan başka kimse Kur’ânı anlıyamaz diyorlar. Fıkhcıların...

...kadar, Cebrâîl aleyhisselâm ile birlikde gitdi.(Sidre-tül-müntehâ), altıncı ve yedinci göklerde bir ağaçdır ki, bütün bilgiler ve bütün yükselişler oradan ileri geçemez. Resûl-i ekrem “sallallahü aleyhi ve sellem” efendimiz, Sidrede, Cebrâîl aleyhisselâmı, altıyüz kanadı ile kendi şeklinde gördü. Cebrâîl aleyhisselâm Sidrede kaldı. Mekkeden Kudüs-i şerîfe kadar veyâ yedinci göke kadar, (Burak) üstünde götürüldü. (Burak), beyâz renkli, katırdan küçük ve merkebden büyük bir Cennet hayvanıdır. Dünyâ hayvanlarından değildir. Erkekliği, dişiliği yokdur. Çok hızlı giderdi. Gözün görebildiği uzaklığa ayağını basardı. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Mescid-i aksâ)da, Peygamberlere imâm olup, yatsı yâhud sabâh nemâzını kıldırdı. Peygamberlerin rûhları, kendi insan şekllerinde orada bulundu. (Kudüs)den yedinci göke kadar (Mi’râc) adındaki bilinmeyen bir merdivenle bir anda çıkarıldı....

...ve yüksek sıfatlara sâhib birisiymiş. Muhammed aleyhisselâmın, Hasen ve Hüseyni de halîfe ta’yîn etmesini uzak bulmuyorum. Fekat şübhelendiğim şey, Muhammed aleyhisselâmın, Hüseynin oğlunu ve torunlarından sekizini halîfe ta’yîn etmesidir. Çünki, Muhammed aleyhisselâm öldüğünde, Hüseyn henüz çocukdu. Bunun sekiz torununun olacağını nasıl bilmişdir. Şâyed Muhammed aleyhisselâm gerçekden Peygamber ise, Mesîhin gelecekden haber verdiği gibi, Allahü teâlânın bildirmesiyle geleceği bilmesi mümkindir. Fekat, Muhammed aleyhisselâmın Peygamberliği, biz hıristiyanlarca şübhelidir. Müslimânlar: (Muhammed aleyhisselâmın Peygamberliğinin delîli çokdur. Bunlardan biri Kur’ândır) derler. Kur’ânı okudum, hakîkaten çok yüce bir kitâbdır. Hattâ, Tevrâtdan ve İncîlden dahâ yüksekdir. Zîrâ, içinde düsturlar, nizâmlar, ahlâkiyât v.s. vardır. Muhammed aleyhisselâm gibi, okumamış, yazmamış bir zâtın, böyle yüce bir kitâbı nasıl getirdiğine hayret ediyorum....

...anasının, babasının dînine tâbi’ olması devâm etmez. İslâmiyyeti bilmeyerek bâliga olunca, mürted olur. Îmân edilecek altı şeyi öğrenip inanmadıkça ve islâmiyyete uymak lâzım olduğuna inanmadıkça, (Kelime-i tevhîd) söylese, ya’nî(Lâ ilâhe illallah, Muhammedün resûlullah)dese de, müslimânlığı devâm etmez. (Âmentü billâhi…) de bulunan altı şeyi öğrenip, bunlara inanması ve Allahü teâlânın emrlerini ve yasaklarını kabûl etdim demesi lâzımdır). İbni Âbidînin bu sözünden anlaşılıyor ki, bir kâfir, Kelime-i tevhîd söyleyince ve bunun ma’nâsına kısaca inanınca, o anda müslimân olur. Fekat, her müslimân gibi, bunun da, imkân bulunca, (Âmentü billâhi ve Melâiketihi ve Kütübihi ve Rüsülihi vel Yevmil-âhiri ve bil Kaderi hayrihi ve şerrihi minallahi teâlâ vel-ba’sü ba’delmevti hakkun, eşhedü en lâilâhe illallah ve eşhedü...

Bu yollar aşağıda yazılıdır: Doğru i’tikâd, Doğru karâr, Doğru söz, Doğru hareket, Doğru hayât, Doğru çalışma, Doğru tefekkür, Doğru muhâkeme. Buda, Brahma dînindeki bütün sınıfları red eder. Brahman sınıfının imtiyâzlarını tanımaz ve onlara ayrı bir üstünlük vermez. Bütün insanları müsâvî sayar ve onlara müsâvî haklar verir. Brahmanlardaki paryaları bağrına basar. İnsanları kudsî varlık olarak kabûl etmez. Aksine, insanların çok kusûrları olduğunu ve ancak azla kanâat ederek, oruc tutarak, bu günâhlardan kurtulacaklarını telkîn eder. Fekat, bu ma’rifetlerin din ile, Allahü teâlânın rızâsı ile hiç bir alâkası yokdur. Bunların rûhları bomboşdur. Çünki, budizmde (Allah) akîdesi bulunmamakdadır. Asyada Tayland, Bangladeş ve Malezya arasındaki (Birma) halkı, câhil, ahlâksız kimselerdir. Mîlâddan 543 sene evvel, (Buda) dîni...

Din adamları, bu felâkete seyirci kalıp, susarlarsa, bunların günâhları kat kat ziyâde olur. Halâli, harâmı öğrenmiyen, öğrendikden sonra da ehemmiyyet vermiyen kâfir olur. Bunun kiliseye giden, puta, heykellere tapınan kâfirlerden farkı yokdur. İnsanın en büyük düşmanı kendi nefsidir. Hep insana zararlı şeyleri yapmak ister. Nefsin arzûlarına şehvet denir. Nefsin şehvetlerini yapmak, ona çok tatlı gelir. Bunları lüzûmu kadar yapmak, günâh değildir. Fazlasını yapmak, zararlı olur ve günâh olur. İslâm düşmanları, müslimân çocuklarının din bilgisi öğrenmelerine mâni’ olmak için, çocukların top oynamalarına spor, beden terbiyesi gibi ismler takdılar. Avret mahallerini göstermek ve seyr etmek nefse tatlı geldiği için, top oyunu çocuklar arasında çabuk yayılıyor. Müslimân ana baba, evlâdlarını genç iken hemen evlendirmeli,...