369

(El-cevâib) gazetesinin kâtibi Ahmed Fârisî efendi, bunu arabîye terceme etmiş, İncîl denilen kitâbların ismleri (Samsâmiyye) kitâbımıza ilâve edilmişdir.

Hıristiyanlar, bu dört İncîlin ve (Tevrât)ve (Zebûr) dedikleri ellerindeki kitâbların semâdan indiğine inanıyorlar. Bu dört İncîlde, Îsâ aleyhisselâmın sözleri olarak bildirilenler, şübheli ve (haber-i vâhid) olup, (mütevâtir) olmadıklarından, aslâ sened olamaz. Markos ve Luka ise, Pavlosun talebeleri olup, Îsâ aleyhisselâmı hiç görmemişlerdi. Pavlosun da, Îsâ aleyhisselâmı görmediği ve semâya urûcundan sonra, meydâna çıkarak, (Îsâ bana semâdan tecellî etdi) dediği, (Kitâb-ı mukaddes)deki, (Resûllerin a’mâli) kitâbının dokuzuncu faslında, Luka tarafından yazılıdır. Bunların, Havârîlerden işitdikleri hikâyeleri yazmış olduklarına da, inanılamaz. Çünki, kendilerine haber verenlerden hiçbirinin, ismlerini ve hâllerini bildirmemişler, Îsâ aleyhisselâmı görmüş ve kendisinden işitmiş gibi yazmışlardır. Târîhciler, böyle yazılara yalan ve iftirâ demekdedir. Meselâ, Îsâ aleyhisselâmı yehûdîler yakalamağa geldikleri gece, yanında bulunan onbir Havârînin kaçdıkları ve reîsleri olan (Petrus)un da, uzakdan gözeterek, Îsâ aleyhisselâmı götüren yehûdîlerin arkasından, hahambaşının hânesine kadar gitdiği ve korkudan, firâr etdiği, (Metta)nın yirmialtıncı ve (Markos)un ondördüncü bâblarında yazılı iken, dört İncîlde, yehûdîler Îsâyı tutup, şöyle böyle yapdılar. O da, şöyle böyle cevâb verdi şeklinde, görmüş ve işitmiş gibi yazmışlardır. Böyle yazıların, yehûdîlerden işitdikleri yalanlar ve iftirâlar oldukları meydândadır.

(Îsâ, üç gün sonra mezârdan kalkıp, başına gelenleri anlatdı. İncîllerde yazılı olanlar, yehûdîlerden işitdikleri değil, Îsânın haber verdikleridir) denirse, yehûdîler asdıkları, öldürdükleri kimseyi mezâra koyarken, bunun Îsâ olmadığını kendileri de anlamışlar, başkalarının anlamamaları için, kabrden gizlice çıkarıp, başka bir mahalle defn etmişler, (Havârîler gelip mezârdan çaldılar) şeklinde yalan ve iftirâ etmişlerdir, sözü, bu düşüncenin yanlış olduğunu göstermekdedir. (Mezârdan kalkdı) sözünün doğru olmadığını kendileri de bildiriyor. (Markos)un kitâbının son bâbında (Îsâ, ihyâ edilip, evvelâ Mecdelli Meryeme göründü. O da gidip, Havârîlere haber verdi. İnanmadılar) yazılıdır. Meryemin dahî bunu bostan bekcisi zan etdiğini, (Yuhannâ), yirminci bâbında yazmışdır. (Îsâ, başına gelecekleri ve üç gün sonra mezârdan kalkacağını, Havârîlere evvelden haber vermişdi) denirse, Meryem, Îsâyı gördüğünü haber verince, şübhe etmezlerdi.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.