401

Basrada İbrâhîm Hâlid adındaki âlim hepimizden üstündür, çok kitâb yazmışdır. Buna ancak o cevâb verebilir, demişler. İbrâhîm getirilmiş. Uzun konuşma sonunda, o da rezîl olmuş.) diyor.

Bu câriye, tüccârın olduğu hâlde, başka bir erkeğin yanında yıllarca yalnız kalması, ba’zı mezheblerde câiz değildir. Hanefî mezhebinde de hiç câiz olmaz. (İbni Âbidîn) beşinci cild, ikiyüzotuzbeşinci sahîfede yazılıdır. İmâm-ı Ca’fer Sâdıkradıyallahü anh” gibi vera’ ve takvâsı meşhûr olan sâlih bir zâtın, başka bir adamın böyle genç ve güzel bir câriyesini yıllarca yanında bulundurduğunu, ona ders verdiğini, böylece harâm bir işe devâm etdiğini söylemek, O büyük imâma iftirâ etmek olur. Kendisi müctehid olduğu için, câiz olmasını ictihâd buyurmuş olabilir denilirse, senelerle hizmetinde ve terbiyesinde bulunarak, ilm, fadl ve kemâl sâhibi olmuş bir câriyenin hürriyyete kavuşmakdan mahrûm kalmasına ve sonunda satışa çıkarılmasına mâni’ olmamak bu büyük imâma nasıl yakışdırılabilir? Bütün din âlimlerine ve müctehidlere, üstün gelecek, hepsini susduracak kadar, bütün ilmleri öğrenmek, derin bir akl, zekâ ve kâbiliyyet bulunduğunu gösterir. İmâm hazretlerinin, böyle bir câriyenin kıymetini bilmiyerek, bunun esîr, köle olarak ellerde dolaşmasını önlememesini yazmak, bu yüce imâmı lekelemek, mürüvvetsiz demek olur. Böyle yazmak, Ehl-i beyti sevmek değil, Ehl-i beyte düşmanlık etmekdir. Hüsniyye kitâbını yazan yehûdînin bu yazısı, Celâleddîn-i Rûmînin “kaddesallahü sirrehül’azîz” Mesnevîsinde yazılı (alnındaki sineği koğmak için, adamın başına koca taş atıp onu öldürmek) gibi ahmakça bir buluşdur. Bundan başka, kadınların seslerini erkeklere duyurması harâmdır. Ba’zı âlimler, ihtiyâc zemânında, ihtiyâc olduğu kadar ve sert, ağır konuşmaları câiz olup fazlası yine câiz olmaz, dedi. Nitekim(Dürrülmuhtâr)da ve şerhinde ikiyüzyetmişikinci sahîfede uzun yazılıdır. Böyle iken ve yazılı anlaşmak mümkin iken, bir kadının yüzlerce erkek karşısında yükseğe çıkıp sâatlerce konuşmaları, bunun iffet ve ismetinde şübhe uyandırır. Bu hâl, yüzlerce din âliminin ve müctehidlerin fâsık olmasını da gösterir. Bu ise, hiç bir müslimânın inanacağı bir şey değildir. Hüsniyye kitâbının yazarının islâmiyyeti bilmediğini göstermekdedir.

2—(Hüsniyye, Kur’ân-ı kerîmden âyetler okuyup, hadîs-i şerîflerle îzâh ederek, öyle cevâblar verdi ki, huzûrundaki âlimler cevâbdan âciz kaldılar, susdular. Bu hâl, Hârûnürreşîdi hiddetden deliye çevirdi. Hüsniyyenin Bağdâd âlimlerini susduruşu, şehrde günlerce çalkandı) diyor. Kitâbın bu yazısında süâllerin, cevâbların hiçbiri bildirilmemiş ki, müctehidlerin cevâb veremiyeceği, derin ve güç sorular olup olmadığı anlaşılsın.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.