593

Unutarak veyâ temizlemekden âciz olarak kılınan nemâzı, iki kavle göre de sahîh olur. Necâset bulunduğunu bilmiyerek veyâ bilip de ehemmiyyet vermiyerek kılmış ise, birinci kavle göre nemâzı sahîh olmaz. İkinci kavle göre sahîhdir. Diğer üç mezhebde, temizlenmesi farzdır.

Hanefîde, kedi ve fâre idrârının elbiseden temizlenmesinde, harac [meşakkat] ve zarûret olduğu bildirilerek, dirhemden fazlası da afv olundu. Necâsetden kalkıp, elbiseye konan sineğin bırakdığı leke afv edildi. Ölü yıkayanın, üstüne sıçrayan müsta’mel su ve necâset karışmış sokak çamuru ve hafîf necâsetin, elbisenin veyâ bedenin dörtde birinden az kısmına bulaşması afv edildi. Necâsetlerin bir mâyı’a karışmasında, hafîfe veyâ galîza olmalarına ve mikdârlarına bakılmaz. Mâyı’ hemen necs olur.

Şâfi’îde, görülmiyecek kadar az necâset ve necâsetden ateş te’sîri ile çıkan buhârın azı ve ateş ile ısıtmadan çıkanın çoğu afv edilmişdir. Taş ile tahâretlenince kalan necâset eseri, nemâzına mâni’ olmaz. Sokakda, necâset karışık çamurun elbiseye, bedene sıçraması, meyvede ve peynirde hâsıl olan kurtcağızlar, peynir yapılan kuzu mi’desindeki madde, ilâcları ve kokuları islâh için, içlerine konulan necs mâyı’ler afv edilmişdir. Sinek tersleri [pislikleri], havzdaki balık pisliği, uyuyanın ağzından gelen sarı su, abdest alınan havzlarda az fâre tersi, necs yara üstüne konan yakıya bulaşan, çocuğun ağzından memeye bulaşan necâset, akıcı kanı olmıyan hayvânın öldüğü su, veşm [ve şırınga iğnesi] yerinden çıkan kana karışan ilâc, burundan, kulakdan, gözden çıkan kanın az mikdârı, kabarcık, çıban veyâ yaradan çıkan kanın, kendi sıkıp çıkarmamış ise ve uzva yayılmamış ise, elbiseye bulaşan fazla mikdârı da, kendi çıkarmış ise az mikdârı ve hacamat, iğne yerinden çıkan çok mikdârı, şâfi’îde afv edilmişlerdir.

[Şâfi’î mezhebine göre, (özr sâhibi) olanın, her nemâz vakti girince, önce istincâ etmesi, sonra akıntıyı durdurmak için, pamuk koyması veyâ bez ile sarması, sonra hemen abdest alıp, nemâz kılması lâzımdır. Nemâz kılarken, akıntı pamukdan dışarı taşarsa, nemâzı fâsid olmaz. Abdest alırken, (nemâz kılmak için abdest almağa) niyyet etmesi lâzımdır. Nemâz vakti çıkınca, yeniden istincâ ve abdest almak lâzım olur. Şâfi’îde, dokuz yaşından küçük kızdan gelen ve büyük olanlarda 24 sâatdan az ve onbeş günden çok devâm eden kana, (İstihâza)kanı denir.]

Hanefîde, iftitâh tekbîrini, vakt çıkmadan alırsa, nemâz vaktinde kılınmış olur. Nemâzın hepsi, vakt çıkmadan temâm olmazsa, küçük günâh olur. Mâlikîde ve şâfi’îde, bir rek’atin hepsi vakt içinde olmazsa, o nemâz edâ olmaz, kazâ olur. Şâfi’î mezhebinde de, beş vakt nemâzı, vaktlerinin evvelinde kılmak efdaldir.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.