593

Allahü teâlânın râzı olduğu ve islâma hizmetleri ve yukarıdaki sebeblerin aksine Alîye “radıyallahü teâlâ anh” buğz ederse, o muhabbet eden kimsenin zıddı olup, nifâkı şiddetli olur. Fesâdı çok olur. Allahü teâlâ muhâfaza etsin.

Ondördüncü Menâkıb: Yukarıda bahs edilen hadîs-i şerîflerden sonra, Sehl ibni Sa’d “radıyallahü teâlâ anh” hazretlerinden rivâyet olunmuşdur. Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri buyurdular ki: (Hayber günü muhakkak ben bu bayrağı yarın bir şahsa veririm. Allahü teâlâ onun üzerinde feth müyesser eyler. O şahs Allahü teâlâ hazretlerini ve Resûlünü sever. Allahü teâlâ hazretleri ve Resûlü de onu severler.) O günün sabâhında, Resûlullahın “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” huzûr-ı şerîflerine sür’atle varanlardan her biri ümîd ederler ki, bayrak kendisine verilsin. Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki, (Alî bin Ebî Tâlib nerededir.). Dediler, yâ Resûlallah, hazret-i Alînin gözleri ağrıyor. Buyurdular ki, (Adam gönderin, getirsinler). Vardılar, getirdiler. Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” mubârek tükrüğünü, hazret-i Alînin gözlerine sürdü. Ağrıdan kurtuldu. Sanki hiç ağrı görmemiş gibi idi. Alemi [bayrağı] hazret-i Alîye verdi. Hazret-i Alî dedi ki, yâ Resûlallah! Kâfirler ile bizim gibi oluncaya kadar muhârebe edeceğim. Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki, (Rıfk ve sükûn üzere hareket eyle. Hattâ onların topraklarına gir. Sonra onları islâma da’vet et. Allahü teâlânın islâm dîninde onlar hakkında bildirdiklerini haber ver. Allahü tebâreke ve teâlânın senin sebebin ile bir şahsa hidâyet vermesi, muhakkak kırmızı develerin olup, sadaka vermenden hayrlıdır.)

Onbeşinci Menâkıb: (Mesâbîh)in yine hazret-i Alî “radıyallahü teâlâ anh” ile alâkalı menâkıbın hadîs-i şerîfler kısmında, İmrân bin Hasîn “radıyallahü teâlâ anh” hazretlerinden rivâyet olunmuşdur. Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki, (Alî benden, ben de Ondanım. Alî bütün mü’minlerin velîsidir.) Şârîh Tayyibî “rahmetullahi teâlâ aleyh” beyân etmişdir. Kâdî “rahimehullahü teâlâ” buyurdular ki: Şî’a tâifesi dediler ki; tasarruf edici hazret-i Alîdir. Ve dediler ki, hadîs-i şerîfin ma’nâsı budur ki, Resûlullahın “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”, tasarruf etdiği herşeyde hazret-i Alî tasarrufa müstehak olur.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.