1249

Bu mikdâr, urûz için, ya’nî hayvandan başka menkûl mallar için yüzde beş, hayvan için yüzde on, binâ için yüzde yirmidir. Bu mikdârlardan az olan aldanmağa, (Gaben-i yesîr=az aldanmak) denir. Meselâ, bâyı’, bu mala, şu kadar lira veren oldu deyip satsa, piyasadaki en yüksek değerinden fâhiş aldanma kadar fazla olduğu ve başkası, o kadar lira vermediği anlaşılsa, müşterî bey’i fesh edebilir.

Bâyı’ yalan söylemeden, fâhiş fiyâtla satsa, aldanan müşterî bey’i bozamaz. Çünki herkes malını, dilediği fiyâtla satabilir. İslâmiyyetde (kâr haddi) diye birşey yokdur. Yalnız, sıkışık durumda olanlara, yiyecek, giyecek ve barınacak lüzûmlu eşyâyı fâhiş, yüksek fiyâtla satmak harâmdır. [Altıncı maddede, 3 numarayı okuyunuz!]. Yalan söylenerek, yesîr aldatılan kimse, bey’i bozamaz.

Herkesin var bir kesi,
ben bî kesin, yok kimsesi.
Ben bî kesin, sen ol kesi,
ey kimsesizler kimsesi!

6 — BÂTIL, FÂSİD, MEKRÛH SATIŞLAR, SARRAFLIK

Bey’ ve şirânın altı dürlü olduğunu, bundan evvelki maddenin baş tarafında belirtdik. Bunlardan birincisi olan Sahîh satışı yukarıda gördük. Bu maddede, bâtıl, fâsid, mekrûh, mevkûf, vefâ ile olan satışları ve sarf satışını kısaca anlatacağız:

(2) — Bâtıl olan satışlar: Bâtıl satışlar, câiz değildir ve harâmdır. Büyük günâhdır. Bâtıl satışla, müşterî malı teslîm alsa bile mülkü olmaz. Bâyı’ın rızâsı ile almış olduğundan, müşterî elinde emânet olup telef olursa ödemez.

Hiçbir dinde mal olmıyan şeylerin satılması ve bunlarla birşey satın alınması bâtıldır. Kan, kendi ölmüş hayvanın leşi ve hür insan mal değildir. Mütekavvim olmıyan bir malın para veyâ deyn karşılığı satılması da bâtıl olup, şerâbdan başkasının ayn olan mal karşılığı satılması fâsiddir. Şerâbın ayn karşılığı satılması da bâtıldır. Şerâb ile domuz ve kesmiyerek, meselâ boğarak, şişliyerek, vurarak, elektrikle öldürülen veyâ kitâbsız kâfirin kesdiği hayvanın leşi, mütekavvim olmıyan maldır. Bunlar ve iki imâma göre her içki alınmaz ve satılmaz. (Dürr-ül-muhtâr) beşinci cildde diyor ki: (Müslimân, şerâb satıp semeninden borcunu öderse, alana halâl olmaz. Çünki, bâtıl bey’in semeni, bâyı’ın mülkü olmaz. Gasb edilmiş mal gibidir. Bu parayı bâyı’den almak harâmdır). Müslimânlar, bağ, üzüm yetişdirir. Yaş ve kuru üzümü ve pekmezi ve sirkeyi kullanır ve satarlar. Bunlar dünyâ piyasasında çok rağbet görmekde ve millî serveti artdıran mühim bir kaynak teşkîl etmekdedir. Bu işle uğraşanlar, bu kaynağın ehemmiyyetini ve büyüklüğünü yakından bildikleri gibi, günlük neşriyyât ve istatistikler de, bu hakîkati herkese göstermekdedir. O hâlde, islâm düşmanlarının, gençleri kandırmak için, islâmiyyetde şerâb satışı olmadığından, bağcılığımız asrlarca geri kalmış, tabî’atin bu zengin veriminden istifâde edememekle, islâmiyyet millî servetimizin büyük bir gayba uğramasına sebeb olmuşdur, gibi sözlerine aldanmamalı, hakîkatleri düpedüz inkâr eden bu zevallılara acımalıdır.

Besmele ile kesilmiş hayvan etini, leş ile birlikde satmak da bâtıldır. İmâmeyne göre, fiyâtları ayrı ayrı bildirilirse, Besmele ile kesilmiş olan câiz olur. Vakf olan herşeyi satmak câiz değildir. Çünki, vakf, mülk değildir. Vakf olmıyan yeri, vakf yerle birlikde satmak, vakf olmıyan kısmda câizdir. Vakf toprak üzerine yapılan binâyı satmak câizdir. Mülkü olmıyan şeyi satmak bâtıldır. Meselâ, havadaki kuşu, denizdeki balığı yakalamadan önce satmak bâtıldır. Bunlara akdden sonra mâlik olup müşterîye teslîm etse, sahîh olmaz. Bâtıl akdi fesh edip, mâlik olduğu mal için yeniden akd veyâ teâtî yapmaları lâzımdır. Dünyâya gelmeden evvel yavruyu,

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.