401

rü’yâda sordu. Cevâbında: (Onun gibi bir başkası ümmetimde var mıdır?) buyurdu.

Abdüllah Dehlevî “rahmetullahi aleyh”, (Mekâtîb-i şerîfe)nin yüzdokuzuncu mektûbunda buyuruyor ki, (Bütün islâm memleketleri, imâm-ı Rabbânî müceddid-i elf-i sânî Ahmed Fârûkînin feyzleri, nûrları ile doldu. Bütün müslimânlara, Onun feyzlerinin şükrünü yapmak vâcibdir. Onun bildirdiği yeni ma’rifetleri, feyzleri, Evliyâdan hiçbiri bildirmedi. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî ve Mevlevî Hirâtî ve Mevlevî Kamerüddîn Pişverî, önceden anlayamamışlar. Bu fakîrin yanına gelip, müceddidî feyzlerine kavuşunca, bu yolun yüksek derecelerini, makâmlarını anlamışlardır. Seyyid Muhammed Abdürresûl Berzencî, 1103 [m. 1690] de, hac dönüşünde denizde boğuldu. Bunun (Serhend câhillerini red) kitâbı, muhâliflere sened olamaz. Ârif isminde birisi, (Mektûbât)ın ince bilgilerini, anlamayıp, değişdirerek, fârisîden arabîye terceme etmiş. Bu bozuk yazılar, tesavvufdan haberi olmıyan Berzencînin Medîne-i münevverede eline geçince, şaşkına dönerek, anlamadan, sormadan bu reddiyyesini yazmışdır. Zâhir ve bâtın ilmlerinde derin âlim olan mirzâ Muhammed Burhanpûrî, bu reddiyeyi görünce, Mektûbâtın yazılarını arabîye doğru terceme ederek, bunların islâmiyyete uygun olduğunu isbât etmiş, bunu (Atıyet-ül-ahbâb firredd-i alel-mu’terıd-ı aleşşeyh Ahmed Fârûkî) kitâbında yazıp, Mekke âlimlerine de tasdîk etdirmişdir.)

İKİYÜZONÜÇÜNCÜ MEKTÛB

Bu mektûb, nakîb seyyid şeyh Ferîd hazretlerine yazılmışdır. Va’z ve nasîhat vermekde, Ehl-i sünnet âlimlerine uymağı övmekdedir:

Allahü teâlâ, sizi, zâtınıza yakışmıyan herşeyden korusun. Yüce ceddiniz “aleyhi ve alâ âlihissalevâtü vetteslimât” hurmetine düâmı kabûl buyursun! Errahman sûresinde, altmışıncı âyetinde meâlen(iyiliğin karşılığı, ancak iyilik olur) buyuruldu. Sizin ihsânlarınıza, hangi ihsânla karşılık yapacağımı bilemiyorum. Ancak, mubârek zemânlarda, din ve dünyâ selâmetiniz için düâ etmeğe çabalıyorum. Elhamdülillah, elimde olmıyarak, bu vazîfe nasîb olmakdadır. Mükâfât olabilecek başka bir ihsân da va’z ve nasîhatdir. Eğer kabûl buyurulursa, bizim için ne büyük ni’met olur.

Ey, asîl ve şerefli efendim! Va’zların özü ve nasîhatların kıymetlisi, Allah adamları ile buluşmak, onlarla birlikde bulunmakdır. Allah adamı olmak ve islâmiyyete yapışmak da, müslimânların çeşidli fırkaları arasında, kurtuluş fırkası olduğu müjdelenmiş olan,

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.