593

BİRİNCİ CİLD, 230. cu MEKTÛB

(Tesavvuf), seyr ve sülûk demekdir. Seyr ve sülûkdan ve riyâzet çekmekden ve mücâhede yapmakdan maksad, mahlûklara olan meyli, muhabbeti yok etmekdir ve kulluk yapmağı öğrenmekdir ve insanın, âciz ve muhtâc olduğunu anlamasıdır. Ademden geldiğini ve ademe gideceğini idrâk etmesidir. Yoksa, insanın kullukdan kurtulması, ma’bûd olması ve ma’bûdün kemâlâtına ortak olması değildir. Muhammed Behâüddîn Buhârî hazretleri[1], (Âbid, ma’bûd ile iştirâk edemez) buyurdu. İbni Sînânın[2] bozuk düşünceleri, Ehl-i sünnet i’tikâdına uygun değildir ve küfrüne ve dalâletine sebeb olmakdadır. İmâm-ı Rabbânî 245 ve 266. cı mektûblarında, (İmâm-ı Gazâlî[3] “rahmetullahi aleyh” Hukemânın bozuk düşüncelerini yazdıkdan sonra, Fârâbî[4] ve İbni Sînânın ve benzerlerinin kâfir olduklarını bildirdi. Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”, bir Velîye, rüyâda, İbni Sînâ için, (Allahü teâlânın çok ilm vererek, dalâlete sürüklediği kimsedir) buyurdu. Sâlik, kalbine gelen hâlleri yanlış anlasa da, bir Velîyi taklîd etmesi lâzımdır. (Tevhîd-i vücûd) bilgisi, akla ve nakle uygun görünüyor diyorsunuz. Nakl dediğiniz haberler, açık bildirilmiş değildirler. Böyle haberlere (Müteşâbihât) denir. Böyle haberler (Te’vîl) olunur. Ya’nî, meşhûr olmıyan ma’nâları verilir. Aklın kabûl etdiği şeyler ise, inandırmak için söylenir. Sâhası çok genişdir. Celâlüddîn-i Devânî[5], böyle bilgilere akl ermez dedi. Mevlânâ Câmîkuddise sirruh”[6], (Akl ermez demek, keşf ve müşâhede ile kalbde hâsıl olup, aklın anlıyamıyacağı şeylerdir. Aklın anladığı şeyleri, his kuvvetlerinin anlıyamaması da böyledir) dedi. [Meselâ akl, güneşin yer küresinden büyük olduğunu anlıyor. Göz ise, güneşi pencerenin içinde gördüğü için, bunu anlıyamıyor.]

Felsefeciler, (Mevcûd olan şey yok olmaz. Yok olan şey de var olmaz) dediler. [Fransız kimyâger Lavoisier de[7] böyle söyledi.

[1] Behâüddîn Buhârî 791 [m. 1389] da Buhârada vefât etdi.

[2] Ebû Alî Hüseyn ibni Sînâ 428 [m. 1037] de Hemedânda vefât etdi.

[3] İmâm-ı Muhammed Gazâlî 505 [m. 1111] de Tûs [Meşhed] de vefât etdi.

[4] Muhammed Fârâbî 339 [m. 950] de Şâmda vefât etdi.

[5] Muhammed Devânî 908 [m. 1502] de Şîrâzda vefât etdi.

[6] Abdürrahmân Ahmed Nûreddîn Câmî 898 [m. 1492] de Hirâtda vefât etdi.

[7] Lavoisier 1209 [m. 1789] ihtilâlinde öldürüldü.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.