481

İbni Teymiyye (vefâtı 728 [m. 1327]) gibi, Allahü teâlâya cismdir diyen ve kâfirlerin Cehennemde sonsuz azâb göreceklerine inanmıyan, kılınmayan nemâzları kazâ etmeğe lüzûm görmiyen, hazret-i Alîye ve Ehl-i beyte, şanlarına lâyık olmıyan iftirâlar yapan ve dahâ nice sapık sözleri ile islâmiyyeti içerden yıkmağa çalışan bir mezhebsizi, islâm âlimi ve mürşid olarak göstermekde, onu büyük islâm âlimi Gazâlî gibi bir müctehid olarak tanıtmakdadır. Bu iki ismi birlikde yazmak, bir kara taşı, pırlantanın yanına koymak gibi şaşılacak bir buluşdur. Mâlikî mezhebi âlimlerinden Ahmed Sâvî, (Celâleyn tefsîri)nin şerhinde, Bekara sûresinin ikiyüzotuzuncu âyetinin tefsîrinde buyuruyor ki, (Ehl-i sünnet âlimleri “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în”, İbni Teymiyyenin sapık olduğunu bildirdiler. Ya’nî hem sapıkdır. Hem de, çok müslimânın doğru yoldan sapmasına sebeb olmuşdur. Onun mâlikî âlimlerinden imâm-ı Eşheb ile münâsebeti olduğu bâtıldır, yalandır).

9 — Reşîd Rızâ, önsözünün sonunda, (1315 [m. 1898] senesinde Mısrda çıkardığım (El-menâr) mecmû’asında, taklîdin bâtıl olduğunu yazdım. Bunların bir kısmını imâm-ı allâme İbni Kayyım-ı Cevziyyeden aldım. Bu yazıları toplayıp(Muhâverât) kitâbını neşr eyledim) diyor.

Bu dinde reformcu, taklîdin bâtıl olduğunu yazmakla, bindörtyüz seneden beri gelmiş milyonlarca Ehl-i sünnet müslimânı lekeliyor. Bunların Cehenneme gideceklerini anlatmak istiyor. Mezhebsizler, mülhidler ve zındıklar ya’nî dinde reformcular, haksız olduklarını, kendileri de bilmiş olacaklar ki, Ehl-i sünnete açıkça sataşamıyorlar. Hep, yaldızlı, kaçamak kelimeler kullanarak, perde arkasında oynuyorlar. Mezheb imâmını taklîd etmeğe nasıl bâtıl denilebilir? Allahü teâlâ, Nahl ve Enbiyâ sûrelerindeki âyet-i kerîmelerinde meâlen,(Bilenlerden sorup öğreniniz!) buyuruyor.(Ülül emr)e, ya’nî âlimlere (tâbi’ olunuz!) buyuruyor. Mezheb imâmını taklîd etmek, bunun için vâcib oldu. Bu dinde reformcu, taklîd bâtıldır diyerek, (Mezheb imâmlarına uymayınız! Bize uyunuz) demek istiyor. Müslimânları hak yolu taklîdden vazgeçirip kendi bâtıl yollarını taklîde sürüklüyor. Kendileri, bâtılın taklîdcileridir.

Taklîd iki dürlü olur. Birisi kâfirlerin, analarını, babalarını, papasları taklîd ederek kâfir olmalarıdır. Böyle taklîd, elbet bâtıldır, yanlış yoldur. Kur’ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîfler bu taklîdi yasak etmekdedirler. Müslimânların da, analarını, babalarını taklîd ederek, müslimânım demeleri kâfî değildir. (Âmentü)de bildirilen altı şeyin ma’nâlarını bilip, beğenip, kabûl eden kimseye müslimân denir.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.