418

● Tekellüf ve te’ammül mertebe-i tarîkatdedir. [Kendini zorlamak tarîkat mertebesinde olur]. O iş devâmlı olmaz. 1/60 [Mektûbât Tercemesi: 97.]

● Tekmîl-i sınâ’ât telâhuk-ı efkâr iledir. [San’atın, fennin, tekniğin ilerlemesi, fikrlerin, deneylerin, birbirine eklenmesi ile olur.] 1/292 [Mektûbât Tercemesi: 462.]

Tekvîn, sıfât-ı hakîkıyyedendir. Eğer böyle denilmezse, îcâd gayra müstenid kalır [başkasına bağlı kalır]. 3/27

● Telezzüzü dünyâ ve telezzüzü âhıret [Dünyâ ve âhıret lezzeti]. 2/99, [Se’âdet-i Ebediyye: 515.] 1/302. [Mektûbât Tercemesi: 482.]

● Tekâlîf-i islâmiyye [islâmiyyetdeki teklîfler] külfet değil, rahmetdir. Şükr-i ni’met [ni’metin şükrü] aklen vâcibdir. 1/289. [Mektûbât Tercemesi: 442.]

● Teklîfât-ı islâmiyyeyi kolay bulmamak, nefsin kötülüğünden ve tabî’atin bozukluğundandır. 1/289. [Mektûbât Tercemesi: 442.]

● Bir tenzîh ki bizim ilmimiz ona te’alluk ede, aynı teşbîhdir. 2/8. [Se’âdet-i Ebediyye: 753.]

● Tevbeye muvaffak olmak, Hak sübhânehûnun inâyetindendir. 1/78. [Mektûbât Tercemesi: 124.]

Tevbe, farz-ı ayndır. Hiçbir ferdin ondan müstagnî olması düşünülemez. 2/66[Se’âdet-i Ebediyye: 97.]

● Tevbe etmek üsûli, îzâhı. 2/66 [Günâh kelimesine mürâce’at.] [Se’âdet-i Ebediyye: 97.]

Teveccüh-i pîr [pîrin teveccühü] muktedî olan mürîdin ihlâsı ve muhabbeti mikdârıncadır. 1/128 [Mektûbât Tercemesi: 173.]

Tevhîd. 3/3. [Se’âdet-i Ebediyye: 906.]

● Tevhîd-i vücûdîyi evvelâ tasrîh eden [açıklıyan] Muhyiddîn-i arabîdir. 1/272.[Mektûbât Tercemesi: 387.]

Tevhîd-i vücûdî ve tevhîd-i şühûdî, tesavvuf yolunda hâsıl olur.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.